Eğlencemizin ortalarına doğru; ogece kendi nikahı için İstanbul'a uğurladığımız boncuğumuzun ev arkadaşı tarafından gelen mesaj bizi bizden aldı... "Git... Git... Gitme dur ne olursun. Gitme kal yalan söyledim. Doğru değil ayrılığa daha hiç hazır değilim. Aramızda yaşanacak yarım kalan birşeyler var. Gitme dur daha şimdiden deliler gibi özledim..."
Cumartesi günümüzü Erzurumda açılan ve şehre modern bir görünüm katan AVMde geçirdik. Seçenek azlığından tıklım tıklım olması nedeniyle sandalye kapmaca oynadığımız yiyecek bölümünde uzak kaldığım lezzetlere tekrar kavuştum. Karstan gezmeye gelenleri anlayışla karşıladım:))) Sonrasında kocaman XLL kova mısırla AV MEVSİMİni izlemeye girdik. Ortalara doğru olayı çözsemde oldukça iyi bir polisiye filmiydi. Ahmet Ümit'in kitaplarındaki kurguları anımsattı bana. Sonuç olarak bizim şehrin caddelerinin Erzumun sokakları olması nedeniyle kendimi Türkiye'den Amerika'ya uçmuş gibi hissettim. 2011 kış olimpiyatlarının bu sene Erzurum'da yapılacak olmasından dolayı yapılan atlama kuleleri şehre farklı bir havada katmış. Gelişimi görmek güzel. Aynı performansı kendi şehirciğimide diliyorum:((
Erzurum'da birde süpriz bir telefon araması aldım. Taa İstanbul'da çalışırken tanıştığım ve vedalaşırken yukarıdaki resmi, yazıyı ve resimdede çizdiği gibi kendi eliyle yaptığı bilekliği hediye eden 11 yaşındaki Zeynep. Sosyal Bilgiler dersi için hazırlayacakları Yılbaşı kartpostalını bana yollamak istiyordu ve bunun için adresimi istiyordu. O esnada başka hiçbirşey bana gurur veremezdi ve iyi hissettiremezdi. Teşekkürler sanada Zeynepçim;)